Mehmet Ali Kalkan

YEŞİLİN ve MEYVE AĞAÇLARININ KATİLİ SARICAKAYA BELEDİYESİ

YEŞİLİN ve MEYVE AĞAÇLARININ KATİLİ SARICAKAYA BELEDİYESİ

Mehmet Ali KALKAN

Bu güne kadar bu sayfada kendimce gördüğüm suistimaller, yolsuzluklar, kanunsuzluklar vs. için yaptığım çalışmalara, mücadelelere, mahkemelere yer vermedim.
Ama bunu yazmam lazım diye düşündüm. Hem yapılanlar hem de geldiğimiz hali göstermesi açısından.

Fotoğrafta solda gördüğünüz köydeki evimiz. Ortadaki üstü kapalı, yanları açık yer de köyün sebze ve meyve garajı. Buraya getirilen sebze ve meyveler gelen arabalara yüklenir, Türkiye'nin dört bir tarafına gönderilir.
Köy garajı ile evimizin arasında rahmetli babamın diktiği en az yirmi yıllık üç adet meyve ağacı var.
İktidara mensup Sarıcakaya Belediyesi bir gün geliyor, bu ağaçları katlediyor, garajı yıkıp yerine bir inşaata başlıyor.
Benim haberim olunca Sarıcakaya Belediyesi'ne konuyu kaynağından öğrenmek için 12.10.2017 tarihinde bir dilekçe yazdım ve sordum;

1- Söz konusu yere ne yapılacaktır?
2- Ağaçların katledilmesi ve inşaata başlanması için encümen veya meclis kararı alınmış mıdır?

 3- İhale usulü mü yapılmaktadır?
4- Ağaçların kesilmesi için kim karar vermiştir?
5- Ablama adı ...... olan bir elemanınızca "istediğin yere şikayet et" denmiştir. Ukalaca ifadeler kullanan elemanınız bu cüreti kimden almaktadır?

Bu dilekçeme Belediye Başkanı Faruk Güler imzalı, 20.10.2017 tarihli yazı ile verilen cevaplar.

1- Söz konusu yere herhangi bir yapı yapılmayacaktır.
2- Meclis ve encümen kararı gerekmemektedir.
3- Yapılan işler belediyemizin öz kaynakları ile yapılmaktadır. Betonun keşif özeti ektedir.
4- Yunus adında ev sahibi ağaçların köklerinin koptuğundan kepçe ile ağaçların çıkarılmasını istemiştir.
5-..... isminde bir kaç personelimiz bulunmaktadır. Söz konusu konunun aydınlatılması için belediyemize intikalinizi beklemekteyiz. Faruk Güler- Belediye Başkanı

Dilekçeme kendi seviyesi ile cevap veren Belediye Başkanı ve kaçak, ruhsatsız inşaatı, ağaçların katledilmesi konularını Cumhurbaşkanlığı Makamı ile İç İşleri Bakanlığı'na ilettim, "her hangi bir yapı yapılmayacaktır" diye yalan söyleyen belediye başkanının bahsettiği inşaat bir müddet durdu.

Kanunsuz iş yapan, kaçak, ruhsatsız inşaata başlayan Sarıcakaya Belediyesi yaptığı işlerden değil de benim şikayetimden rahatsız olmuş ilgili makamlara ve bana gönderdiği yazıda "Belediyemizin kaçak inşaat yaptığı her fırsatta dile getirilmektedir ancak.." diye başlamış, yaptıklarını bir kılıfa uyduramamış , başladıkları inşaat için "Fen işleri ekiplerince mühürlenmiş" diye devam etmiş, nereden akıllarına geldiyse "1318 Parsel Müftülüğe tahsislidir...Müftülük inşaat ruhsatı evraklarını, proje ve eklerini tamamladığı takdirde inşaat yapılacaktır" diye kanunsuz işlerini Müftülüğün üzerine bırakmıştır.
Kısmet olursa Müftülüğe yazdığım dilekçeyi yarın bu sayfaya koyayım.
Sarıcakaya Belediyesi'nin yukarıda bahsettiğim yazısına gönderdiğim cevabi yazı aşağıdadır...

Bu arada ruhsatsız devam eden inşaatın o günkü hali de fotoğrafta görünmektedir.

 

BELEDİYE BAŞKANLIĞINA
                          SARICAKAYA

İlgi: Yazışmalarımız ve 08.05.2018 tarih ve 67798940-14493232/463 sayılı yazınız

Dağküplü köyündeki evimizin yanındaki ağaçları katlettiğiniz ve köyün meyve sebze garajını yıkıp yeni inşaata başladığınızdan bahisle, ruhsatı, metrajı, keşfi, ağaçları neden kestiğinizi sormuştum. Cevabınızda ; “Belediyemizin kaçak inşaat yaptığı her fırsatta dile getirilmektedir, ancak “diye başlamışsınız.
Belediyenizin kaçak, ruhsatsız inşaat yapmanızı sormam sizi neden telaşlandırmıştır? Sormayacak mıydım? Yazınızın ilerleyen bölümlerinde 29/03/2018 tarihinde Mahalle Muhtarlığının başvurusu ile onarım izni aldığı ifadesi vardır.
Yazının kendinizi tekzip etmektedir. Şöyle ki yaklaşık yedi ay önceki yazınızda (20/10/2017) 30 cm kalınlığında,60 m3,7.800 TL tutarında saha betonu döktüğünüzü kendiniz söylemiştiniz.
Yine yazınızda 1318 parsel “müftülüğe tahsislidir, müftülük inşaat ruhsatı evraklarını, proje ve eklerini tamamladığı taktirde inşaat yapılacaktır,belediyemiz tarafından yapılacak herhangi bir bakım,onarım,yapım yoktur” demişsiniz.
Ya siz insanları saf, aptal zannediyorsunuz ya da iktidarın gücü sizi pervasız yapıyor.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti bizimdir, Türk milletinindir.
Türkiye Cumhuriyeti mensubu kişiler, kurumlar Türkiye Cumhuriyetinin anayasasına,kanunlarına tabidir.Kanunlar her kişi için,her kurum için aynıdır,ayrım yapılmaz.
Ağaçları katlettiğinizi, kaçak inşaatı sizin yaptığınızı, siz dahil köydeki insanların hepsi biliyor. Elimde fotoğrafları,yazışmaları olan söz konusu inşaatın önüne koyduğunuz “Sarıcakaya Belediyesi çalışıyor” tabelanız,getirdiğiniz malzemeler,işçileriniz,iş makinalarınız, döktürdüğünüz beton vs. bunu ispat etmiyorsa ancak “pes” demek gerekir.
Devlet yalan söylemez.
Devlet milletine hizmet için vardır. Devletin kanunlarına kişi,kurum,kuruluş herkes uymak zorundadır.
Devlet kaçak inşaat yapmaz.
Belediyeler beldeye hizmet etmekte görevlidir. Bunu da kanunlar çerçevesinde yapar, bu minvalde; Adam ayırmaz.Şunun evinin önünü yapayım şunun yapmayayım diyemez. Şu vatandaşın avlusunu da yapayım, şuna su getireyim , şu vatandaşa götürmeyeyim diyemez.
Bir Belediye Başkanı da konumu itibariyle devleti temsil eder, Kahveye köylüyü toplayıp benim gıyabımda konuşamaz, “inşaatı o durdurdu” diyemez, gıybet yapamaz, doksan metrekare , sıradan köyün sebze meyve koyacağı garaja “on yedi bin tl Yapı Denetim Ücreti çıkıyor, bu köye kalsın istedim” diye yalan söyleyemez. Kanunlar Sarıcakaya Belediye Başkanı için de geçerlidir.

Mesleğim inşaat mühendisliği, yaklaşık kırk yıldır bu işin içindeyim. Bir belediyenin fütursuzca ağaçları katlettiği, kaçak inşaat yaptığını ve bunu da inkar etmeye kalkıştığını ama yapılanların, şahitlerin,yazılanların kendi kendilerini tekzip ettiğine ve kendi yaptığı kaçak inşaatı mühürlediğine ilk defa şahit oldum.
Devletin çizgisi, ağırlığı ve doğruluğu vardır.
Devletin böyle ellerde kaldığını görmek üzücüdür.
Kanun tanımaz , “ben yaparım”,istediğiniz yere şikayet edin” tavrınız devlete ve müesseselerine zarar getirmekte konuyu bilenlere kötü örnek olmakta, devlet zaafa uğratılmaktadır.
Sarıcakaya Belediyesi ve Başkanı Türkiye Cumhuriyetinin Kanunlarına uymayı, kanunlar çerçevesinde hareket etmeyi öğrenmelidir.
“ Fırat kenarında kaybolan koyunun hesabı benden sorulur” diyen Hz.Ömer’i örnek gösterenler, adaletin sadece Fırat kenarında tesis edilmesi gerekmediğini, Sakarya Nehri’nin kenarında da, Dağ küplü köyünün çayının kenarında da velhasıl her yerde olması gerektiğini bilmelidir. Adı Dağ küplü diye dağ kanunları geçerli değildir.
“Kıyamet kopacağını bilseniz dahi elinizdeki fidanı dikin” diyen bir Peygamberin ümmeti olduğunu söyleyenler ağaç katledemez.
Adalet devletin temelidir.
Temeli sarsan Sarıcakaya Belediyesi ve Başkanının baştan sona yaptığı bütün hukuksuzluklara, kanunsuzluklara, aba altından sopa göstermelerine, yalanlarına ve konuyu örtbas etmeye çalışanlara rağmen karşı duracağımın bilinmesini istiyorum.
Bu tür kişilere ve kuruluşlara saygı da duymuyorum. 23.05.2018

Mehmet Ali KALKAN

 

Bilgi için: Cumhurbaşkanlığı Makamı 
İç işleri Bakanlığı
Eskişehir Valiliği
Sarıcakaya Kaymakamlığı
AKİM

 

 
 

You have no rights to post comments

Köşe Yazarları


Annemin Ardından...
Cuma, 25 Ağustos 2023
...
TÜRK BAYRAMI: NEVRUZ
Salı, 29 Mart 2022
...

An itibariyle ziyaretci sayısı:

27 ziyaretçi ve 0 üye çevrimiçi