Anasayfa

VUR KARDEŞİM(!) VUR

 Halil ALTIPARMAK

 

Vur kardeşim(!) vur!

Yüz yıldan beri vur! Son yıllarda meydan boş, istediğin gibi vur!

 Taşla vur, sopayla vur, silahla vur! Eline ne geçerse vur!

Yaralamaya vur, öldürmeye vur! Zaten ölmüş deme, bir daha ölsün diye vur!

Acımadan vur, düşünmeden vur! Tereddüt etmeden vur!

Vur ha vur!

Çünkü;

Sen vur ki, o büyüsün!

Sen vur ki, o gerçekten daha da iyi anlaşılsın!

Sen vur ki, o daha da değerlensin!

Sen vur ki, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, sadece 20. Yüzyılın değil, 21. Yüzyılın, bundan önceki yüzyılların, bundan sonraki yüzyılların dahisi olduğu daha iyi görülsün!

Şahsen, bir süreden beri, ATATÜRK’e yapılan saldırılar konusunda yeni düşünceler içerisine girmiş ve uygulamaya başlamıştım.

Neydi o düşünceler?

ATATÜRK’e yüz yıldan beri yapılan saldırılar, enerjimizi tüketmiş, artık, bu konuda enerji harcamayalım, işimize bakalım diye yazıyor ve anlatıyordum. Hâlâ da öyle düşünüyorum. Ama, gerçekleri aramak isteyen iyi niyetli kişilerden gelen soru ve istekler üzerine öyle görünüyor ki, arada bir bunları yazmaya devam edeceğiz.

Vuran! Vururken, hiç soru sorma, düşünme, sorgulama yapma, sadece” inanmaya inanmayı” devam ettir. Yani, neye inanmışsan onu sorgulamadan devam ettir!

Şemsi efendi ilkokuluna gidenler, Yahudi de, 1910 yılına gelindiğinde Müslüman Türk çocuklarının yüzde yetmiş beşinin, yüzlercesi açılmış olan Misyoner okullarına gittiğini görme!

 Osmanlı kanunlarında, Gayrı Müslimlerin askere alınıp alınmadığını, paşa yapılıp yapılmadığını, cepheden cepheye komutan olarak gönderilip gönderilmediğini sorgulama!

Vahdettin, şehzade iken, Almanya’ya yaptığı seyahatte, neden bir Yahudiyi(!) kendisine yaver yaptı diye sorgulama!

İngiltere, diğer müttefikleri ile birlikte Osmanlı Devletinin kalbine girip işgal etmişken, Halife-Padişah ve onun tüm yönetim kadrosu ve bürokrasisi tamamen eline geçmişken, onlara istediğini yaptırırken, neden bir paşa ile gizlice anlaşsın diye sorma! Buna neden ihtiyaç duysun diye sorma!

Halifelik kaldırıldı ve dünya yıkıldı diye yalan söyleyen İngiliz ajanlarına inanırken, Osmanlı devletini kuran Osman(belki de Ataman) Bey Halife miydi, dünya tarihinin en büyüklerinden olan, çağ açıp çağ kapatan koca Fatih, bunları yaparken Halife miydi diye sorma!

Türk Tarihini şan ve şerefle dolduran, dönemlerinde dünyanın çehresini ve dengesini değiştiren Metehan, Atilla, Bilge Kağan, İlteriş Kağan,Tomris Hatun, Selçuk Bey, Cengiz Han, Babür, Timur vs Halife miydi diye sorma!

İngiliz ajanlarının, İngiliz’in Çanakkale’de ve Millî Mücadele’de yenilgisinin intikamı için Kuvay-ı Millîyeciler Osmanlıyı yıktı diyerek yaptıkları propagandaya inanırken, koskoca devlet, birkaç günde nasıl yıkılır acaba diye sorma, sorgulama! Koskoca Devletin son 2-3 yüzyılını, Halife-Padişahların kimler tarafından ve nasıl katledildiklerini hiç araştırma, öğrenme!

Kur’an’ı çevirme nedeni olarak 1924 yılından itibaren görüşmediği kişilere bir şeyler söylemiş de, işte bakın diye bu dedikodulara sarıl, ama, o Muhteşem Hoca Elmalılı’nın Tefsir ve Mealinden daha iyisinin hâlâ neden yapıl(a)madığını sorma, sorgulama! 12 ciltlik Sahih-i Buharî’nin Türkçe’ye çevrilmesi ile hiç ilgilenme!

Ve… bütün bu yalan, iftira ve dedikodulara inanarak fikir yürüt, düşünce üret. Olmuyor işte!

Elbette, eleştirilecek yönler olabilir, ancak, akıl, insaf, vicdan ve doğru bilgi elden bırakılarak yapılan eleştiriler, eleştirilenleri yüceltir.

Sonuç:

Vur, vur, sen vur ki; Mustafa Kemal ATATÜRK, daha da büyüsün, hak ettiği yere kadar yükselsin.

Vur, vur, sen vur ki; bizim, doğruları, gerçekleri anlatarak yapmaya çalıştığımızı sen vurarak yapmış ol!

Vur, vur, sen vur ki; hangi dünya görüşüne sahip olursa olsun Türk Milletinin her ferdi, her geçen gün, geometrik artışla Mustafa Kemal ATATÜRK’e sahip çıksın!

You have no rights to post comments

******KİTAPLIĞIMIZA GELENLER******

ÜLKÜ OLCAY YAZDI
Ummana Dökülmeyi Bekleyen Aşk Yağmuru”
AHMET BİCAN ERCİLASUN
Dilin, düşüncenin, kitabın önünde hiçbir engel duramıyor. Ne virüs, ne salgın, ne rejim, ne de zulüm.
Hasan Kallimci
Beni ağlatan da “Aliş’imin Kaşları Kare” . Başlığına bakarak, türkünün malûm hikâyesini okuyacağınızı zannetmeyin.
GÜLSÜM KARACA YAZDI
Küllenmiş fikirleri bir kıvılcımla yeniden yakmak
GÜLSÜM KARACA YAZDI
Ve her şair biraz deliydi. Ve iyi ki Tanrı Delileri Yarattı’
BİR TÜRKÜNÜN HİKAYESİ
Nem Alacak Felek Benim Dr.Halil ATILGAN
HALİL ATILGAN YAZDI
TUTSAK KALEMLER M. Hayati ÖZKAYA DR. HALİL ATILGAN’IN UZUN SOLUKLU ÇALIŞMASI: BODRUM HÂKİMİ Muhsin DURUCAN “Bodrumlular erken biçer ekini Feleğe kurban mı gittin Bodrum Hâkimi. Nasıl astın Mefharet Hanım ipe de kendini Altın makasDevamını oku...
GÜLSÜM KARACA YAZDI
SAFAHAT MEHMET AKİF ERSOY Gülsüm KARACA yazdı... Yazıma yazarımızın kısa bir biyografisi ile başlamak isterim. Mehmet Âkif Ersoy, 1873 yılının Aralık ayında İstanbul’da, Fatih ilçesinin KaragümrükDevamını oku...
Zafer Saraç yazdı
Göç, tarih boyunca insanlığın kaderine yazılmış kaçınılmaz bir olgudur. Coğrafya kader olduğu kadar göç de yazgısı kolay değiştirilemeyen hayatiyetin devamlılığı için zorunlu bir seçenek olmuştur.Devamını oku...
GÜLSÜM KARACA YAZDI
Talat Ülker’in kaleme almış olduğu Dilaver Cebeci eseri kıymetli Cebeci’nin hayatını, sanatını ve eserlerini konu almaktadır. Girizgâhında Dilaver Cebeci’nin hayatı ve sosyal dünyası olmak üzereDevamını oku...
YENİ SAYI
Mehmet Akif Ersoy OKUYUNUZ
YASİN SARI YAZDI
Okurken, her ne kadar çetin bir mücâdeleyi ve bu uğurda yitip gidenleri anlatsa da, çok keyîf aldım

Bir Kitap Bir Yazı

Köşe Yazarları


Annemin Ardından...
Cuma, 25 Ağustos 2023
...
TÜRK BAYRAMI: NEVRUZ
Salı, 29 Mart 2022
...

An itibariyle ziyaretci sayısı:

96 ziyaretçi ve 0 üye çevrimiçi