NECDET HOCAM
Osman Kacar
Necdet Hocam ile ilgili olarak hemen her öğrencinin bir hatırası vardır. Benim de çok hatıram oldu. 1971 mezunu olarak Üniversite imtihanına girdik. İyi bir puanla üniversiteye girdik.Hep söylüyorum okulumuz Adana İmam Hatip Akademidir diye. Sebebi iyi bir baba iyi bir arkadaş iyidir ağabey olan hocalarımız vardı. İlk hatırladıklarım sosyal konulardaki hocalar. Necdet Hoca, Mustafa Yılmazer, Ayhan Aksu, Erol Sevim ve diğer hocalar.
Necdet hoca ya "AZRAİL” derdik. Okulda tavizsizdi. Milli Mücadelecilerin etkin olduğu yıllardı. Türkiye’de ülkücülerin sol ile kavgası vardı. Fikri yönden güçlü olmamız gerekti. Bunu Necdet Bey Kültür Derneği vasıtasıyla gerçekleştirdi. (Dernek Döşeme mahallesinde İstiklal ortaokulu karşı tarafında bir yerde idi.)
Ben de orada PEYAMİ SAFA nın DOĞU BATI SENTEZİ KİTABINI KONU ALAN SEMİNER VERDİM.
Devamlı Kültür Derneği kanalıyla öğrenciler fikri yönden güçlendiriyordu.
Okulda da O TOPRAKLAR BİZİMDİ, ONLAR DA İNSANDI GİBİ KIRIMLI YAZAR CENGİZ DAĞCI GİBİ YAZARLARI TANITIP BİZİ DIŞ TÜRKLER KONUSUNA YÖNELTTİ.
NİHAL ATSIZ BİZİM HAYALLERİMİZİ SÜSLEYEN BOZKURTLAR ROMANI İLE YOLUMUZU AÇIYOR URUNGU İLE FEDAKÂRLIĞI ÖĞRENİYORDUK.
Necdet hocam Bir gün derste (1969 olabilir)Yunus Emrenin insanlık görüşünü anlattı.Şiirini okudu
"ELİF OKUDUK ÖTÜRÜ
PAZAR EYLEDİK GÖTÜRÜ
YARADILANI HOŞ GÖRDÜK
YARADANDAN ÖTÜRÜ" .
Yorum yaptı. Sol tarafımda oturan arkadaşım O zaman taş köprünün Karşıyaka ayağındaki hastanede hasta yatıyordu. Ziyaretine gidip bu şiirden sohbet sırasında bahsettik.2_3 gün sonra arkadaş iyileşip okula döndü. Benim O Yıl derslerim çok iyi "Teşekkür" bekliyorum.5.nci sınıfta Arapçadan Abit Okuyan hoca ile aramızda bir sıkıntı oldu beni tek dersten sınıfta bıraktı. Son imtihana da kendisi gelmedi. Mersinli bir hoca geldi de sınıfı geçtim.
İşte öyle bir ortamda Necdet Hoca yazılı yapıyor.1.nci derste yazılı yapıp ikinci derste devam edecek. Sorulardan birisi "Yunus Emre’nin İnsanlık görüşünü yazınız"
Arkadaşım hafif eğilerek bana şiiri sordu. Ben tam anlamadım hafif yana eğilip "ne diyon" dedim ve Necdet hoca gördü. Bağırıp azarlayıp kâğıtları aldı. Allah var ben bana kıymaz diye düşünürken ikimize de "0" verdi. Tabi bizim TEŞEKKÜR "suya düştü ortalama 3 aldım karnede.
İkinci derste arkadaşıma büyük bir azar çekti bana sadece şöööyle bir baktı yetti zaten.
İkinci bir hatıram var.
Kayseri’de Özel bir şirkette çalışıyorum. Taa Erzurum’dan beri beraber olduğumuz bir Doktor arkadaşım geldi. Sohbet esnasında Necdet Hocadan bahsettim. Hoca’nın MEB da genel müdür olduğunu söyledim. Bunun üzerine arkadaşım Almanya’da bir yengesi olduğunu Türkiye’de Öğretmenlik yaparken Almanya’ya gidince öğretmenlik yapamadığını, Necdet Hoca bu konuda bizim işimizi yapar mı diye sordu. Aldı beni bir sıkıntı. İki arada bir derede kaldım. Hocayı çoktandır görmüyordum. Acaba nasıl karşılar korkusu bir taraftan arkadaşa mahçup olma korkusu bir taraftan. Israrlarına dayanamayıp gittik Kayseri’den Ankara’ya. Makama vardık Sekretere ismimi söyledim misafiri var mı? Allah sizi inandırsın 1 dakika sürmedi adam çıktı. Necdet hoca masasından kalkıp beni yanına çağırdı ellerinden öptüm. O kadar içten o kadar yunusvari bir davranış olamaz arkadaş. Biz çay söyledi. Biraz çekinerek arkadaşları takdim edip sıkıntınızı söyledim. Çok ilgi alaka gösterdi 1 ay sürmedi yenge hanım Almanya’da öğretmenliğe başladı. Hocam beni çok mutlu etmişti gururlandırmıştı.
HOCAMIZA VE BÜTÜN HOCALARIMIZDAN RAHMETLİ OLANLARA ALLAH RAHMET EYLESİN. MEKÂNLARI CENNET OLSUN.
